Ürün Geliştirme Hakkında Mitler ve Gerçekler
DFMA prensiplerinin uygulanmasının önündeki engeller olarak aşağıdaki yaklaşımları sıralayabiliriz:
- Firmalardaki geleneksel yapı.
- Tasarımcıların imalat teknolojileri hakkındaki bilgi seviyelerinin yetersizliği.
- Üreticilerden gelen yorum, iyileştirme ve düzeltmelere karşı direnç gösterme.
- Tasarım aşamasında yeteri kadar zaman ve emek harcamamak, bir an önce tasarımı yayınlayıp üretime geçme isteği.
Bu yaklaşımların altında aşağıdaki inanışlar yer alıyor, gelin bu mitlere ve aslında olması gereken gerçeklere birlikte bakalım:
Mit #1: Ürünleri daha hızlı geliştirmek için, bir an önce detaylı tasarıma geçmek, önemli zaman sınırlarını (deadline’ları) zorlamak ve hızlıca tasarımı sonlandırıp üretime başlayarak müşteriye ilk teslimatı yapmak gerekir.
Gerçek: Bir ürünün hazır sayılması için en büyük ölçü stabil, sorunsuz üretilebilmesidir. Bu da ilk seferde doğru tasarım ile mümkündür.
Mit #2: Kaliteyi yakalayabilmek için, neyin yanlış olduğunu bulup düzeltmek gerekir.
Gerçek: Kaliteyi yakalamanın en verimli yolu, onu tasarlamak yani tasarım aşamasında ele almaktır.
Mit #3: Ürünleri özelleştirmek için, müşteriden gelen tüm istekleri kabul edip daha sonra yangın söndürme metoduyla tek tek gereksinimlere yaklaşılır.
Gerçek: Ürünleri özelleştirmenin en efektif yolu eş zamanlı mühendislik uygulamalarıyla ürün aileleri tasarlayıp esnek süreçlerle çalışmak gerekir.
Mit #4: Maliyetler, maliyet düşürme çabalarıyla azaltılabilir.
Gerçek: Maliyetler ürünün tasarımının bir parçasıdır, özellikle konsept aşamasında alınan kararların sonradan değiştirilmesi çok zordur. Bir ürünün tasarımı tamamlandığında maliyetinin %80’i belirlenmiştir.
Share this content:
Yorum gönder